Etiket

bebeğim için

Yazılar

Tebrikler…

Sayılı günler nihayet geçti ve bebeğinizi sevinçle kucağınıza aldınız. Yeni doğan bebeğinizin özelliklerini okumak onu daha iyi tanımanıza ve onunla ilgilenirken daha bilinçli olmanıza yardımcı olacak. Böylece siz de bu süreci daha keyifli geçirebileceksiniz.

  • Ağlama: Bebeğinizin  şimdilik tek iletişim yöntemi ağlamak olduğu için bu durumu oldukça doğal karşılamalısınız. Genellikle acıkma, gaz, altını kirletme gibi fiziksel ihtiyaçları için ağlayan bebeğiniz bazen de manevi ihtiyaçları için ağlayabilir. Bu durumda yapmanız gereken ona sarılmak, onu öpmek ve kendisini güvende hissetmesine yardımcı olmaktır. Ona en iyi gelen şeyin sizin kokunuz ve sıcaklığınız olduğunu unutmayın.
  • Görme ve Duyma Yeteneği : Bebeğiniz doğumdan itibaren görme ve duyma yeteneğine sahiptir. Ancak ilk etapta yalnızca 15-20 cm mesafeden net bir şekilde görebilir. Bu da emzirirken sizi görmeye yeterli bir mesafedir 🙂  Duyma konusunda ise bebeğiniz sizin sesinizi  anne karnından itibaren duyduğu için alışkındır. Sizin sesiniz onun için rahatlatıcı ve güven vericidir. Onunla bol bol konuşun ve ona ninni söyleyin. Aynı şekilde babasının sesine de aşikar olduğu için eşinizin onunla konuşması da onu mutlu edecektir.
  • Cilt Özelliği : Yeni doğan bebeklerde doğum sonrası cilt kızarıklıkları görülmesi normaldir. Bu durumun genellikle sebebi dolaşım sisteminin tam olarak gelişmemiş olmasıdır. Ayrıca ciltte kırmızı ve mor hafif lekeler görülebilir bu durum genellikle 1-2 hafta içerisinde kaybolur. Bulunulan ortam ısısı önemlidir, ortamın 22-24 dereceden fazla sıcak olmaması bebeğinizin cildi açısından önemlidir. İlk 3 hafta bebeğinizin teninde kabuklanma olabilir, bunlar yavaş yavaş dökülecektir. Bu süreçte acele etmemelisiniz.
  • Davranış Özellikleri : Yeni doğan bebeğinizde hıçkırık, düzensiz solunum, hapşırma, irkilme, ağlarken ellerin titremesi, gibi durumlar görülebilir. Ayrıca alt dudak daha içe dönük olabilir.
  • Vücut Özelliği : Eğer vajinal doğum yaptıysanız bebeğinizin kafası doğum kanalından geçtiği için daha uzun olabilir. Bu durumda zaten doktorunuz hastanede bilgi verecektir. Ayrıca kafasının üstünde yumuşak kısımlar bulunur.  Yaklaşık 6 ay süren bu yumuşak kısım(bıngıldak) için dikkatli olunmasında fayda vardır. Çenesinde ve burun çevresinde yağ kabarcıkları olabilir buna milia denir. Bazı bebekler ise vücutlarında tüylerle doğarlar ve genelde bu tüyler zamanla dökülür.

Yeni doğan dönemi bebeğinizin en hassas dönemlerinden biri olup , aynı zamanda annesine en çok ihtiyaç duyduğu dönemlerden biridir. Sizin bu dönemde sahip olduğunuz tüm bilgiler bu süreci daha az panik ile geçirmenize yardımcı olacaktır 🙂 Anneliğin keyfini sürmeniz dileğimizle 🙂

 

      Doğanın bir mucizesi olan anne sütü, bebeğiniz için şüphesiz en iyi besin kaynağı. Bu mucizevi besinin hazırlıkları için vücut, hamileliğin ilk dönemlerinde çalışmaya başlıyor. Doğumdan sonra ise bebeğinizin beslenebilmesi için kolostrum adlı ilk süt bebeğinizi bekliyor. Daha fazla anne sütü için yapılması gerekenler ise aslında oldukça basit :

 

  • Emzirmek : Daha çok emzirmek, daha çok süt üretimine vesile oluyor. Bebeğiniz her istediğinde emzirmekten çekinmeyin. Memeleri işleyen fabrikalara benzetme örneğini belki duymuşsunuzdur. Siz emzirdikçe sütünüz artacak.

 

  • Dengeli Beslenmek : Doğumdan sonra hem fazla kilolarınızı geride bırakmak hem de süt üretimini arttırmak istiyorsanız beslenmenize önem vermeniz gerekiyor. Mümkün olduğunca mevsim sebze ve meyveleri tüketmeye, protein ihtiyacınızı karşılamaya ve organik beslenmeye ağırlık vermelisiniz. Siz ne tüketirseniz, minik meleğiniz de onu tüketecek, bunu düşünerek sağlıklı beslenmeyi ön plana almalısınız. 

 

  • Su İçmek : Anne sütünün %80’ini su oluşturur. Su içmeyi bu sebeple atlamamalısınız. Özellikle her emzirme seansında bir bardak su içmeye özen göstermelisiniz. Emzirme sebebiyle kuruyan cildinize de su iyi gelecektir.

 

  • Dinlenmek : Özellikle doğumunuzdan sonraki ilk 2 ay bol bol dinlenmeye gayret edin. Yakınlarınızdan yardım istemekten bu dönemde çekinmemelisiniz. Evde bir yakınınızın varlığı, size taze yemek hazırlaması ve evinizi toparlaması size dinlenme olanağı sunacaktır. Bebeğiniz her uyuduğunda siz de uyumaya ve dinlenmeye çalışmalısınız. Dinlendiğiniz zamanlarda sütünüzün de arttığını fark edeceksiniz.

 

  • Moralinizi Yüksek Tutmak : Her derde deva moral ve motivasyon işte burada da karşımızda. Sizi mutlu edecek şeylere yönelmeniz süt üretiminii arttırıyor. Sevdiğiniz kişilerin sizi ziyarete gelmesi, sevdiğiniz yemekleri yemek, sevdiğiniz müzikleri dinlemek ve kendinize ufak da olsa vakit ayırabilmek sütünüzü arttıran etkenler arasında. Negatif insanlardan ve olaylardan mümkün olduğunca kaçının.

 

  • Ten Tene Temas : Bebeğinizle yapabileceğiniz en güzel aktivitelerden biri de ten tene temastır. Bu temas bebeğinizi size yakınlaştıracak ve aynı zamanda sizin de oksitosin hormonunuzu arttırarak süt üretiminizi hızlandıracaktır. 

 

      Tüm bunların yanı sıra unutulmaması gereken kilit söz kuşkusuz “Sütünüze Güvenin” dir. Kendinize ve sütünüze inancınız tam olduğu zaman salgılanan süt miktarı da artmaktadır.