Etiket

hamilelik

Yazılar

Pek çok anne adayı hamilelik sürecinde mide bulantısı ve kusma sorunuyla karşılaşıyor. Bu durum bazı kadınlarda sadece gebeliğin ilk dönemlerinde görülebilirken, bazen de aylarca sürebiliyor. Yaşam kalitesini de oldukça düşüren bulantı ve kusma problemlerine karşı bazı önemli noktalara dikkat edilmesi gerekiyor. Memorial Şişli Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Evrim Aksoy, gebelikte görülen mide bulantıları ile ilgili alınabilecek önlemler hakkında bilgi verdi.

Kilo kaybına yol açan kusmalara dikkat!
Gebelikte bulantılar genellikle sabah erken saatlerde görülebilmekte, daha sonra gün içinde normale dönülebilmektedir. Ancak her anne adayının hamilelik süreci farklıdır. Bulantı ve kusmaların günlük hayatı büyük ölçüde etkilemesi durumunda mutlaka doktora danışılmalıdır. Şiddetli kusmalar ise altta yatan ciddi bir probleme işaret edebileceği için detaylı bir araştırma gerektirmektedir. Gün içinde şiddetli kusmalar, anne adayının beslenememesine yol açıyorsa ve kilo kaybı oluşturacak şekilde ise vücuttaki su miktarı azalır. Bu da riskli bir tablo oluşturabilir. Böyle durumlarda anne adayı hastaneye yatırılarak sıvı ve besin takviyesi yapılır.

Bulantılara iyi gelen öneriler:

Bazı önlemlerle gebelikte mide bulantılarını engellemek ya da minimalize etmek mümkün olabilmektedir:

  1. Sık sık ve az az yemek yenmelidir. Bu sayede bulantı ve mide yanmaları azalabilmektedir. Boş mide ise bulantıyı daha çok artırır. Küçük miktarlarda kuru yiyecekler tüketilmelidir.
  2. Mide asidini artıran kızarmış, baharatlı, asidik yemekler bulantıyı ve kusmayı daha da artıracağından tüketilmemelidir.
  3. Gebelikte protein alımı çok önemlidir. Özellikle yumurta, süt ürünleri, fasulye ve tahıl tüketimi artırılmalıdır. Bu besinler aynı zamanda B vitamininden de zengindir.
  4. Yataktan çıktıktan sonra kahvaltı için hemen yemek yerine biraz beklenilmeli ve kraker bisküvi gibi kuru yiyecekler ile başlangıç yapılmalıdır.
  5. Yemek yedikten hemen sonra uzanılmamalı, ayakta zaman geçirilerek yiyeceklerin sindirilmesi kolaylaştırılmalıdır.
  6. Gün içinde hangi saatlerde daha çok bulantı ve kusma yaşandığı not edilmeli, günlük tutulmalıdır. Bu sayede hangi saatlerde daha rahat yemek yenebileceği rahatlıkla bulunabilir.
  7. Öğünler arasında olabildiğince sıvı almaya çalışılmalıdır. Anne adayı, düzenli olarak sıvı aldığından emin olmalıdır. Eğer sıvılar bulantıyı ve kusmayı artırıyorsa buz küpleri önerilebilir.
  8. Olabildiğince dinlenmek ve gevşemek önemlidir. Çalışılıyorsa bir süre izin alınması önerilebilir. Çünkü stres ve yorgunluğun sabah bulantılarını artırdığı bilinmektedir.
  9. Su ya da buzlu çayın içine limon dilimleri atılabilir. Limon kokusu bulantıyı azaltmaktadır.
  10. Sabahları bir çay kaşığı zencefil ve balı karıştırarak tüketmek bulantılara iyi gelebilmektedir.
  11. Demir tabletleri bazen bulantı ve kusmayı artırabilmektedir. Kişi doktoruna danışarak bir süre bu destekleri kullanmaya ara verebilir veya değiştirebilir.
  12. Özellikle B6 vitamini gebelik bulantılarını azaltmaktadır. Daha önceden gebelik multivitamini başlanmışsa bunları aç karnına değil yemeklerle birlikte almak mide rahatsızlıklarını azaltır. Bazı hamileler bu vitaminleri yutamadığı için çiğneme tabletleri ya da vitamin şurupları şeklinde alınabilir.
  13. Aromaterapi ve masaj da sabah bulantıları ve kusmalara iyi gelebilmektedir. Ancak bu konuda mutlaka uzmana danışılmalıdır.
  14. Bu süreçte olumlu düşünmek, paniğe kapılmamak, düzenli olarak yürüyüş yapmak ve temiz hava almak, sevilen insanlarla iyi vakit geçirmek önemlidir. Anne adayları bu sıkıntıların geçici olduğunu düşünerek sakin kalmaya ve bebeğine odaklanmaya özen göstermelidir.

 

 

Doğum yaptınız, bebeğiniz kucağınızda, tebrikler artık siz de bir annesiniz 🙂 Bu güzel gelişmenin yanı sıra sizin için iyi bir haberimiz var; hamilelikte aldığınız kilolarınızdan kurtulmanıza sevimli bebeğiniz yardım etmeye çoktan hazır 🙂 Size düşen ise annelik içgüdülerinize ve sütünüze güvenerek onu sıkça emzirmek ve aşağıdaki diğer önemli  3 maddeyi de göz ardı etmemek :

  • Emzirmek:  Saat , süre, mekan farkı gözetmeksiniz, bebeğiniz her istediğinde, her fırsatta emzirmeye gayret edin. Emzirmek bebeğinizi beslediği gibi sizi de hızla zayıflatacaktır. Emziren annelerin günde 500 kalori fazladan harcadıkları belirlenmiştir. Dolayısıyla emzirmek metabolizma hızlandırıcı bir faaliyettir. Araştırmalar emziren annelerin ilk 4 ay her ay yaklaşık 1 kg verdiğini ve vücudun her 10 ml. süt salınımı için 7 kalori harcadığını göstermiştir.

 

  • Sıvı Tüketimi : Emzirme esnasında daha fazla sıvı ihtiyacı duyacağınızı sizler de fark edeceksiniz. Her emzirme sonrasında mutlaka en az 1 su bardağı su tüketmelisiniz. Günde 2.5-3 litre su tüketimi ihtiyacınızı gidecektir.  Su haricinde komposto(şekersiz), ayran, bitki çayları da tüketebileceğiniz diğer sıvılardan.
  • Dengeli ve Sağlıklı Beslenme : Araştırmalar sağlıklı ve doğru beslenen annenin emzirme sırasında enerji harcadığından ve süt üretimi için yağ dokusu kullanıldığından dolayı daha kolay kilo verdiğini göstermektedir. Emzirme döneminde bebeğinizin sizin tükettiğiniz besinlerden beslendiğini unutmamalısınız. Böylece ister istemez yediklerinize normalden daha fazla dikkat etmiş olacaksınız. Geçiştirmeden ve farklı besin gruplarından dengeli beslenmeye ve öğün aralarında sağlıklı atıştırmalıklar tüketmeye özen göstermelisiniz. Bu dönemde diyet yapmak bebeğinizin her besine ihtiyacı olacağı için uygun bulunmamaktadır. Emzirirken beslenme konusunu daha detaylı incelemek için “Emzirme döneminde anneler nasıl beslenmeli?” adlı yazımıza göz atabilirsiniz.
  • Dinlenmek : Süt üretimini arttırmak için en önemli konulardan biri de dinlenmek. Dinlenmek ve uyumanın gücünü bu dönemde hızla fark edeceksiniz. Bebeğiniz her uyuduğunda siz de uyumaya çalışmalı veya uzanmalısınız. Özellikle ilk 1 ay ne kadar dinlenirseniz ve ne kadar emzirirseniz sütünüzün de hızla arttığını keşfedeceksiniz.

Doğumdan hemen sonra ortalama 5-6 kilo anında verilir. Bunun sebebi bebeğin ağırlığı, plasentanın ağırlığı ve bebeğin bulunduğu suyun ağırlığıdır. Daha fazla kilo vermek ise zamana yayılan bir durumdur ve sizin yaşam tarzınızla birebir alakalıdır.  Kilo vermek için gerekli 2 temel konuyu hepimiz biliriz : Beslenme ve Spor. Doğumdan sonra bir müddet spor yapmanızın uygun görülmeyeceğini düşünürsek geriye beslenme tarzınızı düzenleyerek, bol bol emzirmek, dinlenmek ve sıvı tüketimini arttırmak kalıyor.

Sütünüze ve kendinize güvenin sevgili anneler, emzirmek sizi zayıflatmakla kalmayacak aynı zamanda bebeğiniz ile olan bağınızı da arttıracaktır.

 

Hayatın en özel ve en değerli dönemlerinden olan hamilelik, eğer kendinizi hazır hissetmiyorsanız fiziksel ve psikolojik olarak zorlu bir dönem haline dönüşebilir. Bu süreci en güzel haliyle geçirebilmek için hamilelik öncesinde ufak bir hazırlık işe yarayabilir. İşte hamilelik öncesinde yapmanız gerekenler :

  • Manevi Hazırlık : Anne olma duygusunun heyecanını yaşamanız çok doğal ancak anne olmak geri dönüşü olmayan bir yola girmek demek. Üstelik sadece siz değil, eşinizin baba olmaya hazır olması da evliliğinizin huzuru için çok önemli. Siz ve eşiniz ebeveyn olmaya gerçekten hazır mısınız?
  • Maddi Hazırlık : Evlilik hazırlıkları yaparken maddi hazırlığın ne derece önemli olduğunu herhalde farketmişsinizdir. Çocuk sahibi olmanın da gerektirdiği bir takım maddi gerekler bulunmakta. Çocuğunuzun maddi ihtiyaçlarına cevap verebileceğinize emin misiniz?
  • Sağlık Kontrolü : Pek çok gebeliğin sağlık koşullarından ötürü sonlandığını biliyoruz. Üzücü sonuçlar yaşamamak için hamile kalmadan önce gerekli testleri yaptırmanızda fayda var. Kim bilir belki de bilmediğiniz bir hastalığınız bulunuyordur. Doktorunuzun önerisi ile hamilelik öncesi gerekli tedavileri olabilir ve sağlıklı bir gebelik yaşayabilirsiniz.
  • Evliliğinizin Gidişatı : Çocuk yapmak bazı kadınlar için kötü giden bir evliliği canlandırma yöntemi olsa da bu düşüncenin yanlış olduğunu çocuklara rağmen sonlanan evliliklerden görebiliyoruz. Çocuk yapmak, ilişkinizi kurtarmaz. İlişkiniz geçici süreliğine devam etse dahi, çocuğunuzun mutsuz bir ortamda büyümesine sebep olur. Çünkü mutsuz evlilik, mutsuz ebeveyndir. Sizin mutsuzluğunuz ise çocuğunuza rahatlıkla aktarılacaktır.

Özetle iyi bir hamilelik, mutlu ve sağlıklı bir birliktelik ile doğru orantılıdır. Maddi, manevi, duygusal, psikolojik pek çok anlamda kendinizi iyi hissettiğiniz hamilelikler, hem bebeğinizin gelecek yaşamı hem sizin için gereklidir. Keyifli bir hamilelik süreci geçirmeniz dileğiyle….

 Hamilelik, kadınların hayatında oldukça önemli bir dönemdir. Bu büyülü süreç, kimileri için rahat ve keyifli geçerken, kimileri için ise mide bulantıları, kas ağrıları ve halsizlik içerisinde geçebilir. Minik yavrunuzla beraber zamanla ağırlaşan bedeninize yapabileceğiniz en büyük iyiliklerden biri ise elbette spordur. Ancak bildiğiniz üzere her spor bu sürece uygun olmayacaktır. Peki bu dönemde, doktorumuzun onayını da alarak hangi sporları yapabiliriz?

 

  • Yürüyüş : Düzenli yapılan hafif yürüyüşler sizi doğuma hazırlar ve ilerleyen dönemlerde oluşabilecek bel ve sırt ağrılarınızı hafifletir. Günlük yarım saatlik yürüyüş hamilelik döneminde idealdir.
  • Yüzme : Hamilelikte önerilen en kıymetli spordur. Yüzme tüm kasları harekete geçirdiği gibi aynı zamanda kişinin zihninde de dinginliği sağlar. 
  • Yoga : Hamile yogası, normal yogadan daha farklıdır. Bir takım hareketler kısıtlı yapılır, bir eğitmen eşliğinde yapılmalıdır. Hem bedene hem ruha hitap eder ve kişide sakinliği de sağlar. 
  • Pilates : Normal doğumu kolaylaştırdığı söylenen pilates, hamilelik öncesinde yapılmıyorsa çok önerilmez. Yoga gibi hamile pilatesinde de her hareket yapılmaz ve bir eğitmen eşliğinde yapılmalıdır. 
  • Squat : Özellikle hamileliğin son trimesterında normal doğum isteyen kadınlara kolaylık sağlayacak olan squat bebeğin doğum kanalına girmesi ve uygun pozisyonu alması için yardımcıdır.

 

        Bahsi geçen tüm sporlar mutlaka sizin sağlık durumunuza göre doktorunuzun onayı alınarak yapılmalıdır. Sağlıklı hamilelik günleri dileklerimizle…